Gelelim filme...
Herkül...
Gördüğüm an inanamadım. Güçlü, yenilmez, korkusuz... Savaşçı bir kişiliğe sahip. Filmin en başında Hebe ile olan güçlü aşklarına şahit oluyorsunuz. Sonra savaş sahneleri başlıyor. İnanılmaz güzel. Çok gerçekçi. Tek başına altı tane adam ile başa çıkabiliyor. Elleriyle bir aslanı boğdu. Bence gidip görülmesi gereken bir film. Ben çok beğendim. Verdiğim paraya değdi yani :)
Tabi ben filmin heyecanı ile araştırma yamadan gitmişim. Gitmeden araştırsaymışım bazı hatalarını görebilirmişim. Eve gelince aklıma geldi araştırma yapmak. Bende oturdum ve araştırdım. Başardığı 12 tane başedilemez iş varmış. Ne yazık ki biz sadece bir tanesini gördük filmde. O da aslanı elleriyle boğduğu sahneydi. Gerçi bize gösterilen Herkül çok genç yaştaydı. Yirmilerinin başında. Diğerlerini sonradan yaptıysa bilemem. Benim için diğer bir olumsuzluk ise filmin ilk yarısının türkçe dublaj olup diğer yarısının alt yazılı olmasıydı. Şaşırdık görünce. Ama yine söylüyorum tüm bunların dışında film çok güzeldi. Yine olsa yine giderim :)
Filmin fragmanlarından bir tanesi bu..
Filmin özeti: Milattan önce 1200 yılında, antik Yunan şehirlerinden birindeyiz. Dünyada yaşayan kraliçelerden biri, Zeus'un cazibesine kapılır ve ondan bir çocuğu olur. Herkül adını verdikleri bu prens için öngörülen kaderde, zalim kralın hanedanlığını sona erdireceği ve şehre düzen getireceği yer almaktadır. Aradan yıllar geçer, kim olduğunu ve aslen nereden geldiğini bilmeyen Herkül'ün istediği tek şey Girit prensesinin aşkına karşılık vermesidir; ne var ki güzel prensesin daha önce kardeşine söz vermiş olması işleri karıştırır. Herkül tam da bu esnada gerçek kimliği ve kaderiyle yüzleşir. Artık önünde iki yol vardır. Herkül, ya aşkına sahip çıkıp güzel prensesle şehirden kaçmak ya da daha önce çizilmiş olan kaderini takip edip bir kahraman olmayı seçmek zorundadır. Kahramanlığa giden yol ise yabancıların tahmin edilemez tuzakları ve tanrıların gazabıyla doludur.
Yeşim :)

